Karabük Haberleri

reklam

İMAMLARIMIZA ÇOK İŞ DÜŞÜYOR

İMAMLARIMIZA ÇOK İŞ DÜŞÜYOR
reklam
01 Ağustos 2025 - 8:02

Bu günlerde tanıdığım yeni atanan cami imamlarında mesleki yetkinlik açısından müşahede ettiğim gözle görülür kalitenin memnuniyet verici olduğunu itiraf ederek satırlarıma başlamak istiyorum. Diyanet İşleri Başkanlığımızın son yıllarda yaptığı çok ciddi çalışmaların, Din Eğitimi alt yapısında yapılan iyileşmelerin bu kalitenin oluşmasında etkili olduğu ortada.

Güzel yurdumuzun her köşesinde semaya yükselen minareleriyle burası bir İslam Beldesidir diye haykıran camilerimiz toplumumuz nezdinde çok derin bir anlama ve çok manevi bir yere sahiptir. Oralardan günde beş vakit okudukları ezanları, kıldırdıkları namazları ile insanımıza rehberlik eden imamlarımızın, müezzin ve diğer görevlilerimizin de insanımız nezdindeki yeri ve önemi aynıdır.

İmamlarımız sadece camiye gelenlerin değil, gelmeyenlerin de hocasıdır. Onlar, toplumun önünde, Caminin mihrabında, Resulullah’ın nöbet mahallinde, “El Emin” in emanet ettiği yerde duran güzel insanlardır. O nedenle imamlarımız bu sorumluluğun bilincini en üst düzeyde taşıyor olmalıdır.

İmam, Camiyi, devlet dairesi, ekmek teknesi, geçim kapısı olarak görmemeli, Rabbimize vuslatın mekanı olarak değerlendirmelidir. O, sadece caminin değil, semtin, sokağın, okulun, çarşının da hocasıdır. Caminin Hocası; görev yaptığı bölgenin engelli, öksüz, yetim, yaşlı, hasta, madde bağımlısı ve sokak çocuklarının takipçisi ve hamisi olarak görülür. Hoca çevresiyle öyle bir etkileşim oluşturmalıdır ki, insanlar bir olumsuzluk anında 155´i aramadan önce imama başvurmayı, Karakoldan, savcılıktan önce hocanın kapısını çalmayı düşünmelidir. Çözümün adresi, çevrenin güvenilen insanı imam olmalıdır.

Bu ülkede yüz bine yakın cami, yüz bini aşkın görevlimiz var. Toplumun yüzde sekseni namazsız ve Kur´an´sız yaşıyorsa öncelikle hocalarımız bu derdin ilk dertlisi olmalıdır. İmamlık öyle itibarlı bir konumun sahibi olmaktır ki; Her hafta hutbede sözünü geniş kitlelere itirazsız dinletme gücünün tek sahibi hocalarımızdır. Dünyada böylesi bir yetki hiç kimsede bulunmamaktadır.

Bu imkâna rağmen bazı imamlarımızın Allah´ın sunduğu bu lütfun yeterince farkında olmaması, imamları ve din görevlilerini itibarsızlaştırma derdinde olanlara prim veren tavırlar içinde olması üzücüdür. İmam önce cübbe ve sarık taşımanın sorumluluğunun farkında olmalıdır. Hocanın emekliliğe gün saymak diye bir derdi olmamalıdır. Tüm dikkat ve gayretini görevini en iyi nasıl yapabilirim düşüncesi üzerine yoğunlaştırmalı, birinci hedefine bu sorumluluğunu almalı, mücadelesini bu bilinçle yapmalıdır.

Evet, İmamlarımız sarığı önüne, elini vicdanına koyup iyi düşünmelidir. Davanın ve davetin hakkını verebiliyor muyum? yarın mihrap benden davacı olursa hesabı kolay verebilir miyim? Bu görevin sorumluluğu çok ağır, ben bunun bilincinde miyim endişelerini iliklerine kadar hissetmelidir.

Biliyorum imamlık dışarıdan görüldüğü kadar kolay bir iş değildir. Cemaatten kendini bilmez bazı insanların ulu orta konuşmaları, üzerlerine elzem olmayan işlere karışmaları, bazen amirlerinin gerekli, gereksiz baskıları bunaltabilir. Fakat esas olan bulunulan makamın ağırlığı ve sorumluluğu ile hareket etmektir. “Namaz kıldırma memuru”, “salla başı al maaşı” algısı oluşturup bahane arayanlara prim vermemek, istismarcılara malzeme sunmadan sorumlulukları kuşanmak gerekmektedir.

Uydum İmama diyenler uydukları imamdan şunları bekliyorlar: Uyacağım imam uyarıcı, uyandırıcı olmalı. Umut ve ufuk sunmalı. Usul ve üslubu ile yüreklere nüfuz etmeli. İmamlar bulundukları makama uygun davranmaz, görevini ve insanları umursamaz, sorumluluklarını dert edinmezlerse insanlar da uydum kalabalığa diyerek şeytanın peşine kolayca takılıp gidiveriyorlar.

İmamlarımızın önceliği caminin inşaatı değil, neslin inşası, ıslahı ve irşadı olmalıdır. Bu iş, resmi görevin ötesinde gönül işidir. Teslimiyet, ehliyet ve ciddiyet işidir. Riyanın, rantın, reytingin, rekabetin, reklamın insanların başını döndürdüğü şu zor zamanda, Rabbin rızasını merkeze alan Rabbani Hocalara bu milletin çok ihtiyacı var. Ölü toprağı serpilmiş toplum onların uzanan şefkat elleri, gönüllere dokunan rahmani sözleri, sevgi ve güven veren kur’âni mesajları ile dirilecektir.

Yoksa din sosuna batırılmış kapitalist yaşamlar, Müslümanlarının beğenisine sunulmuş Piyasa Müslümanlığı pazarlanmaya hızla devam edilmektedir. Hatta müesses nizam şatafatlı piyasa dili ile, hoca kılıklı fonlanmış baronları kullanarak kirli, şaibeli yolarla insanları İslam adına baştan çıkarmayı ihmal etmiyor. Sonuçta piyasa insanımızı yutuyor, eritiyor, yozlaştırıyor ve yabancılaştırıyor.

Önce İmamlarımız, sonra da Müslümanlar olarak hepimiz sorumluluğumuza layıkıyla sahip çıkmazsak ortalık defolu, parçacı, demode olmuş, imanı ve İslam’ı sulandırma derdinde, ekranlarda ve ortamlarda boy gösteren piyasa hocalarına ve onların saldığı fitnelerden etkilenen Piyasa Müslümanlarına kalıyor. Sonra da biz hepimiz duyarlılıkları dumura uğramış, duruşu bozulmuş insanların üzerinde değerlerimizin hazin durumunu hicran ve hüzünle izlemek zorunda kalıyoruz.

Hep düşünüyorum, Gazze’de yapılan bunca soykırıma rağmen Müslümanlar olarak İsrail ürünlerini boykot etmekte neden zorlanıyoruz? Yahudi’nin attığı bombaların finansörü olma şuursuzluğunu bir Müslüman nasıl gösterir? Çünkü geniş kitleler olarak piyasa Müslümanlığının etkisi altındayız. Ruhundan koparılmış dini kavram ve davranışları yeniden Rabbani bir anlamla ayağa kaldırmak İmamlarımıza, duyarlı bütün Müslümanlara düşüyor. Yarar ve çıkar dünyasından değer ve ilke yurduna hicret etmemiz gerekiyor. Yaşamın kodlarını piyasaya göre değil pörsümez ve eskimez yeniye göre yeniden anlamlandırmak sorumluluğunu Allah sizlere, bizlere yüklüyor.

Rabbim yar ve yardımcımız olsun

reklam
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Copyright © 2023. Karabük Haberleri Her hakkı saklıdır.